Doğu Akdeniz Üniversitesi Kıbrıs Politikalar Merkezi (DAÜ-KPM) ile DAÜ İşletme ve Ekonomi Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü’nün iş birliği ile “Kıbrıs Sorunu ve Doğu Akdeniz Nereye Gidiyor” konulu tartışma paneli, 9 Ekim 2019 Çarşamba günü DAÜ’de gerçekleştirildi. Panele konuşmacı olarak Güney Kıbrıs’ta yer alan Lefkoşa Üniversitesi Öğretim Üyesi Prof. Dr. Hubert Faustmann ile DAÜ Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölüm Başkanı ve KPM Başkanı Prof. Dr. Ahmet Sözen katıldı. Panelin moderatörlüğünü yapan DAÜ İşletme ve Ekonomi Fakültesi Dekan Yardımcısı ve DAÜ Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Öğretim Üyesi Yrd. Doç. Dr. Umut Bozkurt, gerçekleştirdiği açılış konuşmasında geniş katılımdan dolayı teşekkürlerini ileterek, Kıbrıs sorunu ve Doğu Akdeniz meselelerinde ilgili gelişmeleri değişik boyutlarıyla inceleyeceklerini bildirdi.
“Çözüm İçin İstek Var İnanç Yok”
Konuşmasına Kıbrıs’ın jeopolitik bakımdan birçok bölge ile kesişen bir konumunda olduğunu bahsederek başlayan Prof. Dr. Sözen, bugünkü noktaya nasıl gelindiğinin güncel bir genel değerlendirmesini sundu. Prof. Dr. Sözen iki toplumun kamuoyunda çözüm için istek olmasına rağmen inanç olmadığına dikkat çekerek liderler düzeyinde yürütülen görüşmelerin diğer kesimlerden kopukluğu, iki toplum arasında uzlaşı kültürü ve güven eksikliğinin çözüm şansını azalttığını hatırlattı. Prof. Dr. Sözen devamla liderler tarafından iki toplumun yanı sıra, üç garantörü mutlu edecek bir çözüm planının tasarlanmasının, bunun iki kesimde de referandumdan geçmesinin ve çalıştırılabilir olmasının kolay olmadığını ifade etti. Doğu Akdeniz’de hidrokarbon keşifleri sonrası yaşanan gelişmeler ile Kıbrıs sorununa garantörler, Amerika ve Rusya gibi aktörlerin yanı sıra İsrail, Mısır ve Lübnan gibi ülkelerinde dahil olduğuna dikkat çeken Prof. Dr. Sözen, bölgede artan gerginliğin bizleri nereye götüreceğini kestirmenin zor olduğunu belirtti.
“Kıbrıs’ta Çözüm Olmadan Doğal Gaz Yok”
Prof. Dr. Sözen’in konuşmasının ardından panele davetli konuşmacı olarak katılan Prof. Dr. Faustmann, Kıbrıs sorununun tarihsel gelişimini anlatarak başladığı konuşmasında adanın 1878 yılında İngiltere’nin kontrolüne geçmesinin Kıbrıslı Rumlar’ın kendi kendini yönetme isteğini ortaya çıkardığını belirtti. Prof. Dr. Faustmann, Kıbrıs sorununun din ile ilgili olmadığını, iki toplumun da mantıksal seçimler yaparak karşı tarafın yönetimi altında yaşama taraftarı olmadığını ifade etti. Sorunun çözümü ile ilgili yaşanan sorunların arasında Kıbrıslı Rumlar’ın, Kıbrıslı Türkler’in 18% nüfusları ile 50% politik güce sahip olmalarının sindirememesinin, Türkiye’nin garantörlüğü istediği zaman müdahale için kullanacağına inanmasının ve 2003 yılında AB üyesi olmalarının bulunduğunu belirtti. Prof. Dr. Faustmann, uluslararası toplumun Rumların doğal gaz çıkarmasını haklı bulurken elde edilen gelirlerden Kıbrıslı Türkleri muaf tutulmasını onaylamadığına dikkat çekti. Rumlar’ın ise karar yetkisine Türkler’i dahil etmediğini ve Türkler’in hakkını bir fonda toplayıp çözümden sonra vermeyi dillendirdiğini ifade eden Prof. Dr. Faustmann, Kıbrıs konusunda çözüm olmadan doğal gaz konusunda çözüm olmayacağı iddia etti.