Doğu Akdeniz Üniversitesi (DAÜ) İşletme ve Ekonomi Fakültesi, Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü ile Kıbrıs Politikalar Merkezi (KPM), İstanbul Sabahattin Zaim Üniversitesi Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü ve Yerel ve Bölgesel Politikalar Merkezi iş birliğinde “Kıbrıs Meselesini Beraber Konuşmak” başlıklı bir konferans gerçekleştirildi. Türk ve Rum müzakerecilerin de katıldığı dört oturum ile çevirim içi olarak gerçekleştirilen konferansta, Kıbrıs meselesinin mevcut durumu ve geleceği, deniz anlaşmazlıkları ve uluslararası hukuk ile uluslararası güvenlik ve enerji meseleleri ele alındı.
Üçüncü panelde bir konuşma yapan DAÜ Siyaset Bilimi ve Uluslararası İlişkiler Bölümü Başkanı ve KPM Yönetici Direktörü Prof. Dr. Ahmet Sözen, Kıbrıs Türk toplumunun geleneksel yapısına bakıldığı zaman, sosyolojik açıdan sağ görüşlü ve merkez sağ görüşlü partilerin çoğunluğun desteğini aldığının görüldüğüne değindi. Sağ partilerin Kıbrıs’taki iki devletli çözümü desteklerken, sol partilerin genellikle iki toplumlu iki bölgeli federal çözümü destekleyen taraf olduğunu sözlerine ekleyen Prof. Dr. Sözen, gerçekte Annan Planı’nın genel seçimlere sağ partilere oy verenlerin arasında da federal çözümü destekleyenlerin olduğunu kanıtladığına dikkat çekti. Prof. Dr. Sözen, Rum meslektaşları ile birlikte gerçekleştirdikleri anket çalışmalarında ortaya çıkan sonuçlara işaret ederek, yarın bir referandum olsa Kıbrıslı Türklerin %60’ından fazlasının gidip iki toplumlu iki bölgeli federasyona oy vereceğine, burada anahtar noktanın nasıl bir güvenlik ve güç paylaşımı ayarlaması yapılacağı olduğuna değindi.
Son panelde bir kapanış konuşması yapan Prof. Dr. Sözen, konferansın temel amacının Kıbrıs sorununu beraber konuşmanın yanı sıra, aynı zamanda son 30 yıldır kapalı kapılar ardında yürütülen tartışma platformlarını bu defa internet erişimi olan herkesin gözleri önünde yürütmek olduğuna dikkat çekti. Prof. Dr. Sözen, herkesin bütün panellere ulaşabilir olmasının önemli olduğunu ve bu amaca ulaştıklarına inandığını belirterek, konferans sırasında iki müzakereciyi kapalı kapılar ardında değil, aleni bir ortamda bir araya getirdiklerini, dolayısıyla iki tarafın müzakere pozisyonlarının çok daha iyi anlaşılabildiğini ifade etti.